Çocukluğumda
severek izlediğim çizgi filmlerden biride Tazmanya Canavarıydı, gerçi o
yaşlarda onu izlemekten keyif almayan çocuk yoktu. Kendi etrafında dönüp her
yeri yıkıp geçen “Taz” dönmeyi bırakıp öylece durduğunda çok sevimli olurdu.
Hele bazen peltek peltek konuşmaya çalıştığında
hayran kalıyordum. Böğürür gibi
konuşmasına rağmen bence sevimliydi.
Üniversiteye
hazırlandığım yıl tembellik yapıp televizyon karşısına oturduğumda bir
belgeselle karşılaştım. Bizim Taz’ın akrabaları hakkında belgesel yapmışlar.
Meğer Tazmanya Canavarı gerçekmiş, biz onu hayali bir şey zannediyormuşuz, adı
da Tazmanya Şeytanıymış. Aslında hayvanın adı şeytan manasına gelen ‘devil’
kelimesiyle bitiyor ama biz bu konuda biraz hassas bir millet olduğumuzdan
keyfimiz kaçmasın diye canavar kelimesi kullanmışlar.
Tazmanya Şeytanının
bilimsel adı ‘sarcophilus harisii’. Tazmanya adasında yaşayan keseli ve
kuvvetli bir hayvan, hatta ısırma konusunda boyutuna göre yaşayan en kuvvetli
hayvanmış. Korkunca çok pis bir koku yayıyormuş. Çok gürültücü bir hayvan ve
yemek yerken hırçın hareketler yapıyor, bu yüzden şeytan gibi bir tabir
kullanılmış. Görüntüsü bizim çizgi film kahramanı Taz’a çok benzemiyor ama
gürültücü olmaları, hırçın hareketleri, bitmek bilmeyen iştahı ve utangaç
karakteri ortak özellikleri.
Bu arada
bir şey itiraf edeyim ki Tazmanya Şeytanı denseydi belki Taz’ı bu kadar çok
sevmeyebilirdim ama bir taraftan da canavar kelimesi de o kadar sevimli bir kelime
değil. Her neyse, ismin antipatiliğine karşın ‘Taz’ yinede kendini sevdirmeyi başarmış durumda.
Saygı ve
sevgilerimle…
Yazan: Semih BAYRAM
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder